Spyderco Native Chief Brown Canvas Micarta CPM Cruwear Satin Plainedge Çakı

İyi şeylerin fazlası her zaman çok daha iyidir, özellikle de Spyderco'nun inanılmaz derecede popüler “CruCarta” temalı çakıları söz konusu olduğunda. Bu durumda, “daha fazla” Native Chief™ şeklinde karşımıza çıkıyor — popüler Native® 5'in uzatılmış versiyonu.

Atası ile aynı özellikleri sadık bir şekilde sunan, ancak daha uzun ve daha yetenekli bir formatta olan Native Chief, CPM® CRU-WEAR® takım çeliğinden hassas bir şekilde işlenmiş, tamamen düz zeminli, saten kaplamalı bir ağız sunuyor. Çakı, pürüzsüz kahverengi kanvas Micarta® kabzaları, yüksek mukavemetli arka kilit mekanizması, paslanmaz çelik arka ara parçası ve tamamen yapılandırılabilir dört konumlu cep klipsi ile yapılmış bir sapta yer almaktadır.

Bu “eski usul” malzeme kombinasyonunun gerçekten etkileyici bir örneği olan Native Chief, dikkatleri üzerine çekmektedir.

Spyderco, 1976'da Sal ve Gail Glesser tarafından kuruldu. 1978'de Golden, Colorado'ya yerleştiler ve ilk ürünlerini satmaya odaklandılar. Bu, popülaritesini hâlen sürdüren ‘‘Tri-Angle Sharpmaker ™’’ bileme aleti idi. Ülke genelinde satışa sunulan ürün, Spyderco’nun yenilikçiliğinin ve kullanıcı dostu diğer ürünlerinin de habercisiydi.

1981'de Spyderco, ilk çakısı ‘‘C01 Worker’’ı piyasaya sürdü. Bu ürün; namlusundaki yuvarlak başparmak oyuğu sayesinde istenen elle ve kolaylıkla açılabiliyordu, cep klipsi kullanımıyla kolay taşınabiliyordu ve agresif kesme performansı için tırtıllı-tırtıklı ağız yapısı seçeneği sunuyordu.

Bıçak endüstrisinde devrim anlamına gelen bu özellikler, modern çakı kavramına öncülük eden yeni prensipler ortaya koyuyordu.

O zamandan beri Spyderco, bıçak endüstrisinin liderlerinden biri hâline geldi. Dünya çapında bir üretim ve dağıtım ağına sahip olan şirket; geniş bir ürün yelpazesine, etkileyici bir patent portföyüne, ticari markalara ve endüstri ödüllerine sahip bir oyun kurucudur.

Bıçak merakı taşıyan herkes tarafından dikkatle izlenmekte olan Spyderco, müşterilerinin güvenini ve sadakatini kazanmayı en büyük başarı olarak görmektedir.